1. kalmak gitmek ,gidememek ,durduğun yerde de kalamamak. en güzel haberler sonunda tekrar tekrar çöken zihnim yanımda olanları üzmek onları uzaklaştırmak ,uzaklaştıklarında da kör pişmanlık yaşamamak. herkesin gitmesi arkadan sadece el sallamanın reva görülmesi. hayatını mahveden ebeveynler yine de vicdanına her seferinde yenilip her seferinde onlar tarafından tekrar tekrar hüsrana uğratılmak. süper anlayışlı bir eş onun bile sabrını zorlamak çünkü babaya haykıramadıklarını o garibimden çıkarmak. yaşama sebebim olan dünya iyisi bir kardeş bu densizliklerimi görünce onun da üzülüp kahroluyor olması. gece vakti durup dururken gelen ağlama hissi. esas muhataplara öfkemi kusamamak alakaya maydanoz kişiden sinirimi çıkarmak rezil ettiğim durumu toparlamak istemek. özür dilemeye neye yüzün kalmaması. günlük ilişkilerde umuyorum ki kimse özür dilemeye utanacak kadar kalp kırmasın ,ben yandım ,siz yanmayın.
  2. az evvel bir şarkı çaldı ,evet o şarkı. yine bi bacaklarım titredi. çok uzun zaman geçti üstünden ,çok da sular. seneler geçmesine rağmen kinim azalmamış da artmış ,nefretim arşa değmiş. dilerim ki şu ömür yolunda tek yoldaşın çektiğin acılar olsun ,üstüne güneş doğmasın, mutluluk da hep başkaların da gördüğün bir şey olsun. sen kötü bir insansın.
  3. patatesli börek yaptım ama dünyanın yükü sırtlarındaymış gibi yıkık oldular, oysa ki bir öncekiler ne kadar da mücadeleci börekler olmuştu.